22 Ekim 2019 Salı

Akrep Yeniayı (28 Ekim 2019) - Astrolozi


28 Ekim saat 06:39'da Akrep burcunun 4. derecesinde Ay ve Güneş kavuşumu kesinleşecek; yıldırım etkisi yaptıracak Uranüs karşıtlığı ile tam derece içinde.. Öngörülemez, düzenden uzak, huzursuz ve itici etkilere sahip, kaza, yangın, savaş ve depremlere açık bir etkiden bahsedilebilir. Böyle zamanlarda hele ki Uranüs söz konusu olduğunda esneklik, ani değişen şartlara ayak uydurmaya çalışmak önem arz eder. Dürtüsel hamleler beklenmedik farklı krizlere yol açabilir. Güneş günü Merkür saati ve gecenin 12. saat diliminde doğacak Yeniay, belirsizlik içeren haberlerin artmasına, endişeli durumlara yol açabilir.  Şüpheler yükselebilir ikilemler yaratabilir. Yeniay'dan kısa süre içinde Merkür'ün başlatacağı retro hareketi, neyi çözemediysek önümüze bir arada dökebilir ve sert / beklenmedik gelişmeler aniden oluşabilir. Sınırlarımızı belirleme isteği yükselecektir ki bu bazen ayrıştırıcı görüşler nedeniyle hatırlanabilir. Gerçek ve güvenli olanın ne kadar da önem arz ettiğinin farkına varabiliriz; bu derinden farklı bir boyutun kapısının açıldığı yolunda hisler verebilir. Bir şeyler için düğmeye basılmıştır ve geriye dönüş çok zordur. Bir nevi derin sondaj gibi psiko analizler yaptıracak etki kararlarımızı sorgulatabilir hem de şimdiye kadar hiç olmadığı kadar derin ve ciddi bir düzlemde. Su elementinin yoğunluğu söz konusu olduğundan deniz, yağış, sel haberlerinden bahsedebiliriz ki Su elementi bazen yanıltıcı etkiler de verebilir. Su ile ilgili evinizde bir takım arızalar varsa, şimdiden önlem almak doğru olur. İlişkiler açısından oluşacak dengesiz durumlar bir çoğumuza yol ayrımları, vedalar, sonlanmalar getirebilir; gerçeklerin görünür olması, duyguları gerçeklikle ele almak bu durumlarda rol alacaktır. Bir anda kariyeri bırakıp, tası tarağı toplayıp uzak bir köye yerleşip domates, biber yetiştirmek isteyenler artabilir. Kışkırtıcı etkiler dikkatsizce yapılacak hamlelere de gebe ki bu durumlar, etki geçtikten sonra pişmanlık oluşturabilir. Dost / düşman ayırıcı etkiler zaten bir süredir aktif ki iyilerin mücadelelerini de göreceğimiz yolunda iş görecektir.

Ülke açısından fazla yorum yapmak istemiyorum ancak bu anlaşmalar, sözleşmeler pek uzun süremeyecek görünüyor bana. Bu dengelerin bozulması ekonomik açıdan çok zorlayıcı bir hal almaya başlıyor; acil önlem alınmalı ve akılcı kararlar alınmalı. Tepkileri röportajlarda, twitlerde göstermek işi pek çözmeyecek görünüyor ki çözemediğine tanık da olacağız; söze değil eyleme dikkatlerimiz kayacak. Eski davalar, mahkemeler, miras, nafaka, temyiz davaları, satılamayan mülkler, burslar, teşvikler, her türlü borç, harç, vergi, sigorta hatta belki aflar bu süreçte gündeme gelebilir. Malum Akrep burcundan söz ediyoruz. İşte tam bu noktada bankaları da göz önüne almalıyız diye düşündüm ve Halkbank davası son günlerde konu olarak aktif olduğundan beni incelemeye yöneltti. Bilmek isteyenlerimiz için 23 Mayıs 1938 Ankara doğum anına sahip Halkbank, 17 Mayıs 2018'de New York'ta sonlanan dava ile ilgili olarak tekrar gündemde. Bu tarihler üzerinde yoğunlaştığımda, Başlayacak Merkür retrosunun an haritasındaki Ay'ın Halkbank Mars ve Venüs'ünü harekete geçirdiği gibi Yeniay'ın da tam olarak Merkür'ünün karşısında olduğu dikkatimi çekti. İşin ilginci de 13 Mayıs 2020'de yaşayacağımız Venüs retrosu da tekrar Halkbank Mars'ının üzerinde start alıyor. Demek istediğim bana göre dosya yakın zamanda tekrar açılır ve Mayıs / Haziran 2020 tarihlerinde etkisini hep birlikte görebiliriz. Hele ki Halkbank 2020 Güneş Dönüşü haritasında da bu durum net olarak zaten görülmekte; ilgi duyanlar inceleyebilir. Ülkemizin Güneş derecesinin tam üzerinde oluşacak Yeniay önemli olayların vuku bulacağını ifade etmekte. Yeniay haritasında zorlayıcı Mars / Satürn karesi var tam derecede; Mars, o esnada İstanbul ilimizin Asc derecesi ile partil kavuşumda. Özellikle il yönetimini yakından ilgilendirebilir bu durum. Her ne gelişme olacaksa İstanbul ile yakından ilgili olacağa benzemekte. Meclis alanından ve hazine bölgesinden, uluslararası üye olduğumuz birliklerle ilgili evden transit Uranüs geçmekte; dengesizlikler belirginleşebilir. Yeni yasalar, yeni kararlar ya da önceden alınmış kararların zora girmesi, iptali söz konusu olabilir. Açısız bir Jüpiter var Yeniay haritasında asteroidlerden Vesta ile 150lik açı içinde; ekonomik açıdan ortalığı ateşe verecek bir görünüm. Döviz / borsa için beklenmeyeni bekleme zamanları denebilir ki 150lik açı işleri duvara toslatabilir zira astrolojik açıdan kaza açısı olarak tarif edilir.

Toplumların ve mikro anlamda da ailelerin ortaya çıkma, oluşma biçiminde hepimiz görev alıyoruz ve her tecrübenin aslında en derin anlamda ortağıyız. Kendimizi güvende hissetmek adına kaçıp da kafamızı kuma gömmeye, gizlenmeye çalışmayalım. Biz sadece insan değil, çevremizdeki koşulların da gücüyüz (Yeniay / Kuzey Ay Düğümü üçgeni). Birbirine bağlı manevi ve fiziksel enerjik bir bilincin tümünü oluşturuyoruz. Gücünüzü küçümsemeyin. Kendinizi kim olarak görmek istediğiniz hepimizin sorumluluğu. İçsel özgürlük işte bu ortak bilince bağlı. Benlik hep genişler, büyür, gelişir; bu büyümeye direnmek / kucaklamak bizlerin özgür iradesi. Sürekli geriye / geçmişe takılmak ise ilerlemeyi engeller. Özel alanlarımız, etrafımızda hiç kimse yokken ki halimizdir; hani saç fırçası ile banyoda yalnız avaz avaz şarkı söylerken kimse tarafından izlenmediğinizden emin olduğunuzda davrandığınız özgürlük gibi. Bazılarımız bu sırlara sıkı sıkıya sarılır, hiç açık etmez bu çılgınlıklarını, halbuki o hal, Öz'dür. Hayatta diğer ilişkilerin etkisi olmadan çoğumuz kim olduğumuzu bile bilmiyoruz. İşte Akrep Yeniay'ı bu kilidi açmaya, kim olduğumuzla yeni bir hayat oluşturmaya bizleri teşvik edecek. Kendimizi nasıl tanımladığımız, bize öğretilmişin dışında, daima bize bağlıdır. Ama önce devrelerin bir yanması gerekebilir; yıldırım çarpmışcasına. Yaşınız ne olursa olsun kim olduğunuzu henüz bilmiyorsanız sorun değil; neyi seviyor neyi hayal ediyor ve ne şartta kendinizi maskesiz rahat hissediyorsanız onu keşfetmeye karar verin öncelikle. Diğerlerinden öğrendiğiniz korku ve güvensizlikleri bırakmaya davet edin kendinizi. Tamamen kendi ışığınızla adım atın ve etraftaki gölgelerin kayboluşunu izleyin. Yaşamın size sunduğu nefes kesici, eşsiz biricik kimliğinizi keşfetmek, büyümek için doğduk her birimiz; bu keşif mutluluk yoludur. Bu sadece size aittir ve sadece siz kiminle, hangi "ben" ile yola devam etmek istediğinizi bilirsiniz. Gerçek olan ve kalpten gelen ile mi, yoksa size öğretilen, diretilen ile mi? Eee Cadılar Bayramı zamanındayız; eski zamanlarda bu bayram hasat bayramı olarak kutlanmış. Geldi yine bir hasat zamanı diyelim bizde; ama neyin hasatı, siz karar verin..

Akrep zamanları kendimizi yeniden şekillendirmemiz gereken dönemleri tarif eder. Bazılarımız koşulların getirdiği şartlara direnmeye meyillidir bu içsel sismik değişimlerle nasıl rahat edeceğimizi öğrenmek ve kendi belirsiz vizyonumuzu büyütme çalışmaları gibi algılanabilir. Akrep Yeniayı içimizde huzursuzluk veren gizli bir yeteneğe sarılma / yansıtma isteğini de arttıracaktır. Bunu uygulamak zor olabilir zira haritada Ateş elementi zayıf ancak karar verme ve yaşama zorunda olacağız öncülerin yoğunluğu ile. Özgür hissetmenin ne demek olduğuna dair enerjisel frekansı / sürtüşmeleri yükseltebilir. Kim olduğumuzla ilgili özgür / tarafsız düşünmeye çalışın ve dünyadaki / yaşamınızdaki alanınızı yaratın. Boğa'daki Uranüs, Akrep Yeniayı karşısında iken hepimizin bildiğimizi zannettiğimiz tüm olguları yıkmaya hazır. Kendimizi sahte gerçeklere bağlayan her şeyden kurtarmamız gerektiğini hatırlatıyor. Unutmamak gerekir ki; "Tarih sadece tekrarı yapan biz olduğumuz sürecek kendini tekrar eder."..



Vedik'çe;

Yeniay, Swati nakşatranın 2. padasında gerçekleşiyor, bu pada Satürn yönetiminde ama Swati Rahu etkisinde. İş odaklı bir bölge, parasal konuları öne çıkartıcı etkilere sahip. Satürn etkisi ile birlikte bir takım kalıpları vardır ve bu kalıplar zorlayabilir. Böbrekler, üriner bölge hassaslaşabilir, egzama, cilt problemleri oluşabilir. Bağırsak hastalıkları görülebilir. İş adamları, politikacılar, kamu hizmetleri, avukatlar, savcılar, hakimler, hostesler, pilotlar, taşımacılık, hava taşımacılığı, sigortacılar ve seyahat sektörleri etki alır bu bölgede. Swati Rahu yöneticiliğinde; Yeniay haritasında da 10. evde, Aridha yönetiminde. Bilim araştırma, eletrikle ilgili ani gelişmelere yol açabilecek bir bölge. Zihin bu alanda yoğun çalışabilir ki özellikle yönetimsel konularda bu durum öne çıkabilir. Astım, akciğer, kulak, sinir sistemi sorunları alerjiler deride ve mental problemlere yol açabilir. Fırtınalar tahribata yol açabilir. Empatide zorlayan bir bölge. İktidarı kötüye kullanma ile ilgili kibirli ve inatçı olabilir. Kaos yaratır bu haldeki Rahu. Amacı aslında yıkımdır. Fethetmek, ele geçirmek ister ve mücadelecidir; İstanbul'u da yakından ilgilendiren dereceler nedeniyle özellikle taşımacılık konusunda yönetim sorunları daha da gündeme oturacak göründü sanki (Haydarpaşa / Sirkeci / İBB). Nerede duracağını bu haldeki Rahu bilmekte zorlanır. Aridha, fırtınanın en karanlık noktasını tarif eder, kaos içerir, zalimdir. Hile yapabilir ve egosuna yenilebilir. Swati de de sınırları aşma etkisi görülmekte zaten hatta borderline problemleri yaratabilir. İyinin yaratılması için kötünün görünür olmasını temsil eder ve avcıdır. Parasal konularda inişler görülür. Kendini bir şeye inandırma yolunda inatçı olabilir. Sezgileri güçlü ve kendini hemen buna göre önleme alır. Kafes içinde saldırmaya bir kaplan gibi huzursuzdur bu haldeki Rahu. Beklenmeyeni bekle enerjisi taşır. Geciken bazı durumları ele alma zamanı olarak görebiliriz bu süreci; sanki yaşamın döngülerini değiştiren bir zamanı tarif eder gibi. Swati diplomatları, siyasetçileri sanatçıları anlatabiliyor. Sosyal alanda özellikle Güneş Swati'de iken yöneticilerin siyasetçileri bu kaos yaratıcı enerjilerinden tüm dünya nasibini almaya sanki şimdi başlıyor gibi. Swati dönemlerinde ayaklanmalar, halk hareketleri görülebiliyor ki bir çok ülkede bunlar yaşanmakta zaten. Yaşamın her alanında büyük dönüşümleri ifade ettiğinden bunun sancılı olması da tabii ki söylenebilir. Bu süreçteki kararlarda, hamlelerde asla geç kalınmamalı zira gölge yanında erteleme, gecikme enerjisi hakimdir. Swati'nin başka bir gölgesi yobazlık olabilir; zira kin ne düşünür umursamada fanatizm içerebilir. Ay, Swati bölgesinde bu gölge yanları öne çıkarabilir; stratejik olmanın önemi büyür. Denge oluşturmak adına sanki bir nevi savaş vermek anlamına gelir ancak Mars, Yeniay'a göre 12. evde durduğundan kararsızlık bu savaşta sorun yaratıcı rol alabilir ki Satürn'den de görünüm almakta. 

Swati, 3. pada'nın yöneticisi Purva Aşhadha nakşatrada ve yine 3. pada'da; Ketu ile birlikte 4. evde. Endişe ve korku verebilecek bir etkide. Sakinleşmenin önemi burada vurgulanıyor. Tanrısı Apaz, Su Tanrısı; derin sularla ilgili ve gücün birliği anlamında. Doğada yıkım yaratabilecek bir enerjisi de var. Sınırlar çizilmezse beklenmedik kötülükler verebilir. Kadere kafa tutma anlamında ama bu güç kasırgaya, yıkıcı bir afete dönüşebilir; kontrol kaybedilmemeli ki bu endişe ve şüphe ile ortaya çıkabilecek durumlar sebebiyle kaostan ötürü oluşabilir. İçinde bulunduğunuz şartların gerçekliğinden kaçmamalısınız ve görmeniz gerekene kafanızı çevirmeyin. Tiyatral, sahte yaşamlar vardır gölgesinde; zira diğer yön yani dönüşüm onu korkutur ve rahatı bozulmasın ister. Ancak bazı zamanlar vardır ki dönüşüm kaçınılmazdır. Hayatlarımızda her türlü yozlaşmış değerin bu aralar fırtınalar, depremler yaratması olası anlayacağınız. Siz gereğini yapamıyorsanız, evren bu yönde çarklarını döndürmeye başlıyor anlayacağınız.. Bu görünümleri mutlak bir fırtına gibi algılamayın; bazı haritalarda ise hedefe odaklanmak, kim ne diyor umursamadan inandığınız yolda ilerlemek yolunda rahatlıkla kullanabilir ve arzuladığınız niyete, tamamen size özgü bir yaratıcılıkla ulaşabilirsiniz. Yeniay'ın Rahu ile olumlu görünümü zamanın hızlanmasına işaret etmekte; bir yerlerde taşlar tam da olması gerektiği gibi yer değiştirmeye başlayacak. Bu rüzgarı arkasına almayı bilenin ise çok ama çok işine yarayabilir ki bunu kriz yönetimini becerebilen çok daha kolay başaracaktır..



Teknik Bilgi;

Mevsimsel zodyakta 4 derece Akrep, Yıldızsal olarak Başak tk yıldızı sınırları içinde ve Bakire'nin eteklerini temsil eder. Genel olarak Akrep 1. dekanında zaten ayrıca Taç, Çoban, Haç tk yıldızları da bulunur. 4 derece Akrep'e en yakın sabit yıldız Syrma; etek bölgesindedir. Hz Musa ve Hz Muhammed'in haritalarında bulunduğu söylenir; dini ağırlıkta anlam ve dini / manevi uygulamaların, çalışmaların önemini kesinlikle destekler. Bu durum bazen fanatik gösterilere de yol açabilir ki Yeniay derecesi Siwa ile tetikleniyor ve oluşturduğu orta noktalar bazı terör saldırılarına zemin yaratabilir. Eric Morse bu bölge için, Bakire'nin etekleri din adamlarını, koyu dini görüşleri anlatabilir, demiş. Sanki etek, korumak, saklamak adına bir kapak oluşturur ve ikili ilişkilerde, sosyal alanda ağır sorumluluklar, gizli sorgulamalar, manevi gücün kazanılması olarak tarif etmiş ayrıca. Syrma, astrolojide sorgulayan, manevi gücü edinme ve ağır sorumluluklar anlamında. Hatalar varsa af dilemek hatırlanır bu alanda, bir nevi günah çıkarma gibi ki ruhsal olarak evrim yaşatır ve güç kazandırır. Tam karşısında ise 4 derece Boğa burcunda Sheratan yıldızı duruyor, Uranüs etkisinde; bedensel yaralanmalarla ve doğal afetlerle ilgili sarsıcı bir enerji barındırır. Usulsüz yenilgiler verir, yangınlara, savaşa, depreme yol açar. Koç tk yıldızının boynuzundadır ve şiddeti tarif eder, tehlikeli bir doğaya sahiptir. Dürtüsel, aptalca hareketlerde sorun yaratır özellikle Uranüs etkisi ile birlikte. İnşaat, arsa / gayrimenkul satın almak adına olumlu çalışabilir; tarım, yeni nesil, büyüme ve doğumlarla ilgilidir. Evlilikleri ve doğumları temsil edebilir. Ancak diğer yandan aile içinde üzüntüleri de beraberinde getirebilir. Yıkıcı kelimesi üzüntü, acı, keder, ızdırap içerir. Yıkıcı enerji,  duygusal düzeyde kırıcı bir darbe yaşatabilir. Hepimizin yaşamın bir parçası olduğumuzu ve kaybetmeyi de kabul etmeyi öğrenmemiz gerekir. Ama genelde hep savunmacı olur ve direniriz; bir nevi yerimize çakılmayı seçeriz. Gitmeye hazır olduğumuzda, Evren'in kaybımızı değerli ve gerçek başka bir değer ile değiştireceğinde, yerine başka bir şey koyacağına güvenmeliyiz. Karmik olarak bu yıkıcı düşüş kavramı, geçmişte manipülasyon amaçlı büyücülükle kullanılmış. 3 derece Akrep Pluto'nun en kuvvetli olduğu derecedir. Karmik hesaplaşmalarda hayatın kaybedilmesi dahi söz konusu olmuş o zamanlarda. Ya herro ya merro tarzında, grisi olmayan ince, bıçak sırtı seçimler gibi hatta geçilen köprülerin yıkılması da bu kavramlara eklenebilir rahatlıkla. 

1. dekan Akrep, Mars yönetimindedir; keskin bir silah gibidir. Bu bölgeden hep kötü olarak bahsedilir zira savaş gezegeni Mars ile yönetilir. Ama bu her zaman zarar vereceği anlamına gelmemeli; bir mızrak ucudur aslında. Akrep'in en akrep bölgesidir. Haç tk yıldızı da burada ki ağır bir yoğunluk verir. Haç, psişik ya da manevi kabiliyetlerin sorumluluğunu üstlenmenin gerekliliğini anlatır; bir nevi Hz İsa'nın ölümü gibi. Kehanet yeteneği verir 1. dekan. Başka boyutlara girebilmek adına iyi / kötü yönde kullanılacak bir güç bahşeder, seçim kişiye aittir. Sanki kara / ak büyü arasındaki fark gibi aslında. Azıcık ondan azıcık bundan tamamı büyü ama, vallahi iyi niyetten.. diye kendinizi kandırmayın. Akrep'in manyetizması, çekiciliği, hükümdarı Mars'tan gelir; dünyevi anlamda çalışmayı, hayvanlara çobanlık etmeyi bilir. Çoban tk yıldızı da bu alanda. Kolay tahrik olabilecek ve ileri doğru fırlayacak bir sürüyü tarif edebilir. Kimse onları fark etmemiştir, koyunlar gibi hep sessizdirler ama birden bir araya gelince birleşince bir bakarsınız ki bamm, işte oradalar ve güçlüler. Bu rakipleri arasında güç sağlar ama başlangıçta küçümsenmişlerdir. 

Akrep 1. dekan mükemmel görünmez gizemli bir adam gibidir; klasik bir casus havasında. Özellikle politik alanda harika propagandacı bir enerji verir. İnandıkları bir şey için çok şeyi riske edebilir bu dekan; pire için yorgan yakabilir. Çok iyi sorgulayıcıdır, cevap alana dek sondaj yapar. Diğer yandan da ağzını açmadan tüm işkencelere karşı koyabilir. Sınırlarını rahatlıkla zorlar bu bölge. İnandıkları şeye olan derin inançları onları en korkunç ızdıraplara fırlatabilir; malum Pluto'nun yüceldiği derece, en sınırdaki, en karanlıktaki gezegen. Güneş burada yüksek bir lipidoya sahiptir. Cinsel konular gündeme gelebilir. Arzular güçlenir, istekler şiddetlenir. Saplantılı tutumlar doğru bilgiye ve olgunluğa erişmek adına doğru kanalize edilmeli. Aksi halde avlanma dürtüsü ezici olabilir. Karmik çok etkiler barındırır bu alan; açlık duyulan ve doygunluğu düzenleme döngüleri ile başa çıkmayı öğrenmek gerekir. İçsel vahşi yaşamı dizginlemeyi, sinirleri kontrol etmeyi becerenler psikolojik alanda uzmanlaşır ve bağımlı, sorunlu kişilere yardımcı olabilir. Tatmin olmadığında gözlerini açlık bürüyebilir. 

Her zamanki gibi ister Vedik ister Batı astrolojisi deyin; ancak bilin ki yorumlar sanki özellikler birbirinin tamamlar nitelikte. Astrolojik açıdan olumsuz görülen ve talihsiz olduğu belirtilen, Pluto'nun yüceldiği dereceye olan 1 derecelik yakınlığı nedeniyle, Ay'ın bu bölgede açgözlü ve cinsel olarak doyumsuz olması ifade edilmiş. Enerjiye olan açlığında acımasız yani plutonik bir hale dönüşebilir. Doğanın acımasız, ölümcül, yeniden doğum döngüsünü anlatır bu alan. Doğanın plutonik  aşamadan geçmesi gerekse bile, bu her zaman oluşacak yeni bir düzen içindir. Bir şeyleri düzeltmek için, bazen önce yıkılması gerekir. Bu kez aşırı kutupsallıkla birlikte, ya hep ya hiç mantığı söz konusu; uç sınırlar kısacası. Sağlam olan ayakta kalır ve dönüşür. Yeniay burada beklenmedik bir mükemmellik yaratmak için çalışacaktır. Saldırgan politik tavırlara, isyana, ekonomik alanda yaşanacak şoklara açık bir süreç; hızlı rota değişimleri içeriyor. İsyanlar, ayaklanmalar artabilir. Etrafımızda çılgın kışkırtıcı bir enerji oluşabilir. Yeni biri hayatınıza girer ve bir şeyleri tahrip edebilir ve sonra da geldiği gibi gider ama düzen alt üst olmuştur. İlişkiler için zorlu bir ay. Kişisel özgürlük ve daha fazla bağımsızlık için ihtiyaç artar ve ilişkilerde de mesafeler oluşabilir Bencillik problemleri büyütür. Esneklik ve değişen koşullara uyum sağlamak şart. Başlangıçta üzse de açık fikirli olabilirsek daha iyi fırsatlar sunabilir. 



Zerrin Zindancıoğlu
ASA, MAPAI, Member of OPA, ISAR Cap



Kaynaklar; 
- Numerology of Astrology / Degrees of Sun - Lynn Buess
- Fixed Stars - B.Brady
- The Living Stars - Dr. Eric Morse
- Zodiac Decan Handbook / Darkstar Astrology
- Vedik Astroloji - Şebnem Ekşib
- Takımyıldızların Mitolojil Öyküleri / Yasemin Örs



9 Ekim 2019 Çarşamba

Koç Dolunayı (14 Ekim 2019) - Astrolozi


14 Ekim'e geçişin hemen ardından saat 00:07 itibarı ile Ay ve Güneş karşıtlığı 20 derece Koç burcunda kesinleşecek; Ocak ayı içinde yaşanacak Ay Tutulması derecesine tam bir kare açı yapan bu etki ile zorlayıcı, dönüşüm içeren, gerektiği kadar acı hissettirecek, bazen şüphelerle, kuşkularla ve endişelerle sarsacak bir sürece girişi yapıyoruz ki şartlar artık Koç Dolunayı ile birlikte çok daha görünür olacak gibi. Özellikle ilişkiler açısından bize artık yarar sağlamayan kişileri, bağlantıları geride bırakma daha doğrusu serbest bırakma süreci de diyebiliriz. Kendimize artık boğulmamak, sıkılmamak açısından yeni sınırlar belirleyebiliriz. Evet zorlayıcı ama bir o kadar da adrenalin yani tutku içeren bir duygunun bizi ele geçirmesi, bitişlerin, sonlanmaların yanı sıra doğacak yeni umutların kısacası yeni doğumların da habercisi niteliğinde. Hiç bir doğum süreci sancısız, ağrısız olmaz; ancak Dolunay etkileri içindeki ağır gezegen kombinasyonları inatlaşmanın, karşı koymanın pek işe yaramayacağı yönünde ikazlar vermekte. Yapılması gereken, stratejik olarak doğru olan, içinizi acıtsa da yapılmalı, diyor gökyüzü. Kalbinizi ve mantığınızı terazinin 2 kefesine yerleştirip tam denge sağlamakla yükümlüyüz. Yükümlüyüz diyorum zira Pluto'nun şakası olmaz, zaruridir, doğum ve ölüm zamanlarının Külli İrade'ye bağlı olması gibi. Aşırı gergin hissederseniz ki hissedeceğiz, diğerlerin kırmamaya dikkat edin. Bu Dolunay bir kurtuluş fırsatı da yaratacaktır, zira her batan güneşin ardından yeni bir gün doğar ve yeni gün yeni umutlar, fırsatlar barındırır. Adım atmanızın gerekliliğine şahit olacaksınız, durağanlık can acıtabilir. Kendinize koyduğunuz bazen fiziksel bazen görünmez parmaklıkları kaldırmak adına avantaj sağlayabilir. 

Ne gerçek, ne yalan, kim doğru söylüyor? Çaresiz, sıkışmış ve şaşkın olmak bizleri güçsüzleştirir, parçalara ayırır ve savunmasız hissetmemize yol açar. Korkular, endişeler artabilir bu süreçte, bir nevi yüzleşme gibi düşünelim; kendi karanlık yanlarımızla burun buruna gelme gibi. Bunların hepsi kendi ruh mücadelelerimiz, halbuki bizler onları korkunç düşmanlar, canavarlar gibi dış dünyada arıyoruz. Kendimizle bir savaşın start alması ile ilgili Dolunay, kendi limitlerimizi aşmak, duvarlarımızı, alışık ve bağlılık oluşturmuş görüşlerimizi yıkmak ile ilgili. Kolay mı zannediyorsunuz; ASLA.. önce kalpten inanmak ve harekete geçmek şart.. işte o ilk adım var ya, ahhh ne büyük bir kapı açacak, şimdiden tahmin etmek pek zor diyebiliriz. Alınması gereken kararlar, uygulanacak talimatlar ve uyulması gereken taahhütler var; korkar mıyız? hem de nasıl. Zira o kapı bilinmeyene, yeniye, hiç test edilmemişe açılıyor, ee el mahkum insanoğlu yeni olandan pek bir ürker. Bunu bir seçim süreci gibi de görebiliriz, dediğim gibi seçimi yapmak zorundayız bu kez. Seçim yapmamak adına inatlaşmak acıyı arttıracaktır. Hazırlık sınıfına hoş geldik hep birlikte; Ocak ayın içinde tutulma etkisi ile birlikte Satürn / Pluto kavuşumu sayesinde eski dünya ya da yaşamın ego egemenliğinde sonlanmalar başlayacak. Bu sürece güvenmekten başka çaremiz de pek yok sanırım. 

Gergin enerjiler zincirleri koparmak, serbest bırakmak isteyecek ki bu zincirler bizlerin ilerlemesini engelleyen unsurlar. Sınırlarımıza, limitlerimize görünmez parmaklıklarımıza dikkatimizi vereceğiz. Hangi düşünceler / inançlar / kişiler önümüzde engel oluşturuyor. Bizi geride tutan şeylerden kurtulmak ve o kapıyı açmak isteyeceğiz. Kendi yarattığımız kafeslerden kurtulmak ve kanat çırpmak bizlerin özgür iradesine ve özgüvene bağlı. Toplumun kukla iplerinden ve kendimize yüklediğimiz beklentilerden kurtulmak için bu bir fırsat. Kendimizi koruduğumuzu zannettiğimiz zırhımızı, maskemizi çıkarmalıyız. Bu bir özgürleşme süreci. Şimdi gerçek olma zamanı. Pluto sadece gerçek ile mutlu olur. Gölgelerden, kurtulmalı, enerjimizi dünya ile paylaşmaktan korkmamalıyız. Etrafımızdakileri rahat ettirmek için gerçek benliklerimizi saklamadığımızda Pluto müthiş bir güç verir; gerektiğinden fazla özveri, fedakarlık bu sürece yardım etmez. En diplerden, yüzeye büyük bir volkanik patlama gibi, saklanamayacak tutkular, ihtiraslar.. Zaman öncü grubun etkisiyle sanki hızlanıyor. Çok önemli çok "BÖYYÜKK" günlerdeyiz. Yormayacağınız söylemek büyük yalan olur. Chiron acılarımızla, yetersizliklerimizle, kararsızlık ve cesaretsizliklerimizle nasıl başa çıkabiliriz ya da çıkamıyoruz, gözümüze sokabilir. Yöneticisi Mars ile karşıtlığı, mücadele ve uğraş yani tırmalama isteyecek. Tembellik mi; yaralar iltihaplanabilir, kanayabilir, daha derinleşebilir, aslaa.. Yardımlaşma içinde olmaya önem vermek, aslında hiç de yalnız olmadığımızı bize anlatacak. Yeni ortaya çıkan yanlarımızla kendimize yabancılaşabilir, bu da kim diyebiliriz. "Sanki bir ben var benden içeri" diye bir kitap okumuştum, o geldi nedense aklıma :))

Ay ve Güneş karşıtlığı gecenin ışığının en yoğun olduğu zamanlar, karanlıklar aydınlanır, kaçacak delik kalmaz. Ama bu kez sanki sinema perdesinde seyrediyor gibi olacağız. Tabii bu diğer yönden birilerini çok daha egolu, kibirli, paşa gönüllü / cömert yapabilir ki burada istekler daha görünür, daha iz bırakma yönünde olacaktır. Ülkemiz açısından bir Mars döngüsü başlıyor ki, her bir sorunlu köşeye kare açılar, t-kareler yapıyor. Mars, ataktır, hamledir, savaştır, harekattır. Bunlar keskin dönemeçler ki en ufak yanlış bir stratejinin sonucu Ocak ayı itibarı ile felaket getirebilir. Mars haritamızda Güneş'imizi, Venüs ve Jüpiter'imizi, Chiron'umuzu, 11. evimizi yönetiyor. İnatçı enerjiler agresyona, çatışmalara ve hazinenin ekonomik olarak yara almasını açıklayabilir. Mars ayrıca spor ve sanat alanının da efendisi diyebiliriz ki bu alanda dedikodular, haksızlıklar, rekabetçi enerjiler, belki borçlar, skandallar ve sakatlıklardan pek bir konuşacağız görünmekte. Doğru bildiğimiz, detaylarını derinlemesine hesapladığımız startejilerimizden vazgeçmemek büyük güç kazandırabilir; korku ve endişe ile yanlış yapmak ise pek bir kolay gibi. 

Çok yoğun çok zorlayıcı ama bir o kadar da Jüpiter ile olumlu fırsatlar içeren bir süreç var önümüzde. Andromeda takım yıldızı bölgesinde gerçekleşecek Dolunay için aşağıda teknik bölümde bilgi vereceğim ancak bozuk ilişkilerde bile düzelme yaratabilecek uzlaşma fırsatları barındırmakta. Derinde gömülü ve açığa taşacak yıkıcı davranışlar oluşabilir. Bağnazlık, ırkçılık, fobiler, korkular, bağımlılıklar, cinsel problemler hep Pluto ile ilgili. Bu tip yoğun duyguların kontrol altına alınması zordur ama şarttır. Kişisel krizlerdir yukarıda da bahsettim, bir nevi kendimizle savaşımız. Kıskançlıklar, manipülasyonlar, suçlar, zorbalıklar, cinsel tacizler, aile içi şiddet temaları hep Pluto'nun işidir. Aile / şirket vs önemli sırlar dökülebilir, bir nevi yüzleşmedir bunlar. Kendi sırlarımızı ya da utanç verici tecrübelerimizi, bağımlılıklarımızı ortaya dökmek ve bunların ağır yüklerinden özgürleşmek isteyebiliriz. Bilinçli farkındalık, paylaşımlar, iyimserlik ve açık fikirlilik çıkış yolları oluşturabilir. Bir krizin fırsata dönüşmesi gibi. Dürüstlük şart ki çok tatmin edici ilişkiler / ortaklıklar oluşabilir bu sayede. Reform ve dönüşümden kaçmamak gücü arttırır, manevi / kişisel gelişim ile varlık / mutluluk sağlayabilir. Perde arkasında sanki çok daha büyük güçler bizler için çalışıyor diyebiliriz ki kaderin tabii karmanın parmağı var bu işte hak eden için. 


Vedik'çe;

Dolunay Sideral / Yıldızsal Zodyak'a göre Revati nakşatrasının 3. padasında gerçekleşecek ki Batı astrolojisine göre de 20 derece Koç burcun gökyüzünde Balık takım yıldızına denk gelmekte. Az sonra Koç burcunun 3. dekanı ile ilgili bölümde vereceğim bilgiler dolayısı ile Sideral olarak da aynı anlama geliyor diyebiliriz. Revati sezgilerinizi iyi kullanmanız gerektiğini söyler; film yıldızları, fizikçiler, gazeteciler, dinsel işler, editörler, hükümet işleri, yayıncılar, seyahat işleri ve uçuş görevlileri ile ilgili olduğu bilinir. Çocuk hastalıklarının artabileceği, mide, kulak, diş rahatsızlıklarının görülebileceği gibi hassas sinir uçları ile bağlantılıdır ve bu alanlarda hassasiyetler oluşturabilir.  Bu nakşatra bir dönemin bitişini, sonlanmasını anlatır; Chiron gibi yaralı olduğu yerler vardır. İçinde bereket barındırır. Hayvanlara, ihtiyaç sahiplerine yardım eli uzatın der. Kendini hedefine adamış bir enerji taşır. Beklentisi pek yoktur; tanrısı Pushan'dır ki tanrıların da egoları meşhurdur. Revati'nin yöneticisi Merkür gezegeni; ki dolunay haritasında Swati bölgesinde. Esneklik ve çalışkanlık isteyen 4. padada. Diplomasi ve karşılıklı iletişim, anlayış, empati önemli diyebiliriz. Bu alanda yapılacak bazı hatalar, bir takım gizli perde arkası işlerin sorun yaratacağı anlamına gelebilir ki bunlar ortaya da dökülebilir. Gizlemeye çalışan bazı şeylerin görünür olması muhtemeldir. Agresif tutumlar, öfke, etkiye kolay tepki göstermek mümkün olabilir. Bazen gerçekçi olmayan hedefler dünyayı birbirine katmaya yol açabilir. Duygusuz ve kaba olmaya, kendi isteklerini her şeyin üzerinde tutmaya neden yaratabilir, dikkat. Bu etkiler illüzyon içinde olmayın der gibi, kendinizi asla kandırmayın. Sularla ilgili denizlerle ilgili problemler, yağış, fırtınalar oluşabilir. 

İçinde fırsat barındıran, koruyan bir enerjisi vardır Revati'nin. Seyahatler, yolculuklar, kaybolan eşyalar ve hayvanları ilgilendirebilir; bir nevi rehber / çoban gibidir. Ancak dünyevi alanda başarı biraz zor elde edilebilir ancak kişinin kendini öne çıkarmasına, dikkat çekmesine yardım eder. Kapılarla ilgilidir ki Hindistan'da tanrısı Pushan'ı kapılara çizerlermiş koruma sağlasın diye. Gölge tarafında uyanıklık, sinsilik, dolandırıcılık vardır. Revati, Chiron'un üst oktavı gibi çalışabilir ki bu onun eksikliklerini, yetersizliklerini yani yaralarını anlatır. Kendinden çok etrafına yardım etmek ister ancak bu kendi sorunlarını yok saymalarına kendilerini kandırmalarına ve kurban rolüne düşmelerine yol açabilir. Kendimizi kandırdığımız gölge yanlarımızın tesbiti açısından bu nakşatra bu kez bizlere çobanlık edecek görünüyor. Çok sahtekar çıkabilir bu bölgeden, sanki Robin Hood gibi. Aşırı iyimserliğin kişinin başına iş açması gibi ifade edilebilir. Tembellik oluşabilir ki bu bazen kaderimizden kaçmak anlamına da gelebilir. Gerçekçi olmak zorundadır bu bölge. Satürn görünümü bu anlamda zaten gerçekliğin yüzümüze vurulacağı ile ilgili işaret vermekte haritada, Satürn bir nevi ayar çekici bir pozisyonda. Aşırı hayalperestliğin kendimizi kandırmaya dönüştürdüğü bir anda gerçeklerin yüzümüze çarpması gibi. Kim ve ne için kendimizi tüketiyoruz, Revati sayesinde anlayacağız. Nerede durmamız gerektiğini göreceğiz. Hayatlarımızda ne / kim için neleri erteledik? Mum neden etrafını aydınlatırken dibine gölgesini düşürüyor?  Belki de duymak istemediklerimiz, görmezden geldiklerimizle ilgili diyebiliriz. Sosyallik artarken bu detaylar da dikkat ve ince ayar isteyecek görünüyor. Bulmaca gibi problem çözme, düğüm açma yeteneği vardır. Çok zengin, çok mutlu, çok başarılı görünmeye çalışırken ne kadar kendimizi / diğerlerini kandırdığımız ile ilgili denebilir. İşte bu şimdiye kadar kabul etmekte zorlandığımız gerçeklerin artık görünür olması bizleri sınırlarımızın ötesine gitmeye zorlayacak.. Revati, şanslı / bereketli ayaklar, adımlardır. Bir eşiği geçmek bir kapıyı açmak fırsat / bereket içerebilir, iş ki kendimizi kandırmaya devam etmeyelim. Bazı önemli futbolcuların da haritalarında aktif olduğu bilinir ki ayak sağlığına önem vermemiz gerektiğini de vurgular.


Teknik Bilgiler;

Yüzümüzü Batı Astrolojisi'ne dönersek, Koç burcunun 3. dekanında bahsetmemiz gerekir. Bu bölge Balık takım yıldızında ve Venüs ile Jüpiter yönetiminde yani nemli bir alan ve Cetus / Deniz Canavarı takım yıldızının sınırlarında. Azgın bir deniz canavarı ki deniz kazalarında, fırtınalarda, tsunamilerde parmağı var aynı Vedik bölümünde ifade etmeye çalıştığım gibi. Tutkulu duyguları da ifade eder bu azgın canavar. 3. dekan yöneticilerinden dolayı savaş değil uyum arar; ama uyumu oluşturamazsa canavarlaşabilir. Evet Venüs / Jüpiter yönetimine rağmen bu bölgede bulunan yıldızlarda Satürn ve Satürn / Jüpiter etkileri görülür. Demek ki Jüpiter çok etkili ki bir yozlaşma içermesi de Yay niteliklerinden gündeme gelebilir. Burada yasaları kendine göre yorumlayan, kendini kandıran ve yargılamaya kalkan kişileri görebiliyoruz. Korsanlar ve bazı uyanık kişiler bu grup dahilinde aynı Revati bölgesinde ifade etmeye çalıştığım dolandırıcılar gibi. Ateşli aşklar 3. dekan ile ilgilidir; şehvetli Boğa bölgesine bir adım kalmıştır. Sanatın, mizahın gücü vardır burada, zekada kıvraklık söz konusudur ve her şeyin farkındadır. Austin Coppock bu bölgeye Yanan Gül demiş; tanıklık eden herkesin gönlüne ateş saçan diye yorumlamış. Sanki silahın namlusuna yerleştirilmiş kırmızı bir gül gibi demiş. Umarım Güneydoğu derken, denizlerimizde bir sorun baş göstermez (Akdeniz - Ege).

3. dekan dayanıklıdır, ayakta kalmasını bilir ve daha da güçlenebilir. Sıkı emek ve kararlılık projelerde başarı getirebilir. Bir nevi kök oluşturmayı ister ve istikrar arzusu yoğunlaşmaya başlar ki Boğa burcuna bir hazırlık gibi. Bir kaos, fırtına döneminin geçiş sürecinin ardından gelecek birlikte güvenlik, düzen ve istikrarı anlatabilir. Burada en ihtiyaç duyacağımız şey tecrübe ve bilgi olacaktır. Koç burcu Güneş'in yüceldiği alan ama canavarlaşabilir, sınırlar ve zincirler söz konusu olduğunda. Patlayıcı bir öfkeyi barındırabilir Ay ile. İçinde farklı yöne yüzen 2 balığın arasındaki düğümü çözme mücadelesini yani gerilimi barındırabilir. Sanki ikiye bölünmüşlük söz konusudur ki bu Koç burcunun baş bölgemizi yönetmesinden ötürü baş ağrılarına, migrene yol açabilir. Bazen her iki yönde de gerçekten sahip olamayacaklarımızı kabul etmek gerekir. Koç 3. dekan bu iki yöne çeken ikilemleri çözmek adına kendine eğlenceli yollar bulabilir. A. Coppock bu dekanın eğlence değerine dikkat çekmiş. ilişkisel yetenekleri test etmek, genellikle dans, drama veya komedi olarak sahne sanatlarına ihtiyaç duyulur diye belirtmiş. Diğerlerinin kalplerinde bir ateş yakmak böyle mümkün olabilirmiş. Titanik'in batışı bu dekan ile ilgilidir ki deniz canavarının işi olduğu gibi bir düşüşe, felakete de harika bir örnektir. Titanik dramatik bir şekilde buzdağına çarptı ve battı. Bir anda yükseldi ve baş aşağı oldu. Ayrıca tüm zamanların en yüksek hasılatlı filmi oldu ve görsel olarak muhteşem bir sinema eseri olarak tarihe geçti. 

Neden Titanik dersek, tam olarak 21 derece Koç burcunda Baiten Kaitos adındaki sabit yıldızı görüyoruz, diye cevap veririm. Bu yıldızın bulunduğu haritalarda yaşamda en az bir kere sudan çıkmış balığa dönem etkisine rastlıyorum; al aşağı eden bir enerji. Denizlerle, gemi kazaları ile ilgili bir yıldız. Sil baştan bir yaşama işaret edebiliyor. Dedim ya deniz faciaları, Titanik ve kayıp cesetlerle, çözülemeyen cinayetlerle ilgili Satürn karakterinde bir yıldız. Pearl Harbor saldırısı ile de ilgisi bilinir ki herkes uyurken farkedilmeden gelişen bir saldırıdır, sanki bir an ansızın gelen. Cetus tk yıldızında tabii ki. Ayaklarından zincirli Andromeda'yı yutmak için gönderilmiş bu canavar mitolojik hikayesinde, sanki bir genç kızı öldürmek ya da belki bir aileyi, bir ırkı. Robson'a göre genel olarak bu takım yıldız tembellik ve boşluk yaratır, belirsizlik gibi ama savaş emri vermeye sahiptir. Duygusal ve yardımseverdir. Sevimli, sağduyulu, deniz / toprak işlerinde kazanç sağlar ve kayıp eşyaların bulunmasına yardımcı olur. (Vedik'çe Revati ile ne kadar benzer değil mi? Bana kimse vedik ve batı farklı şeyler anlatıyor demesin lütfeni mümkünse). Baiten Kaitos, zorunlu nakliye, taşınma, değişimi göç zorla veya kazayla talihsizlikler, gemi kazaları, düşme ve darbeleri anlatabiliyor. Ebertin ise olumsuz yorumlamış bu yıldızı. Dikkat eksikliği, yalnızlık, basitlik gibi satürnyen özellikler sıralamış. İnsanların hayatını zorlaştıracak, sıkıntıya sokacak fikirler, kararlar olarak yorumlamış. Bunu bir değişim, geçiş süreci olarak ifade etmiş. Etki alan haritalarda depresyona ya da hareketsizliğe yol açabilirmiş. Sık sık aşağılanma, engeller getirebileceği gibi azil / azletme / istifa / feragat içermekteymiş. 

Prenses Andromeda, Neptün'ü yatıştırmak ve krallığı kurtarmak için babası Cepheus (Kral tk yıldızı) tarafından bir kayaya zincirlenmiş. Cesur Perseus (Kahraman tk yıldızı) ise eğer prensesi kurtarabilirse onunla evlenebilir ve güç birliği oluşturabilirmiş. Buradan anlıyoruz ki aslında Andromeda biraz huysuz ve başına buyruk; hani babası onu zincirlediyse bir sebebi vardır mutlaka :)) Ama R. Ebertin kayıtlarında bu yıldızın Güneş ve Ay ile bağlantılarında, hoş ve uyumlu doğasından, popülerlik sağlayabileceğinden bahsetmiş. Bu arada diğer taraftan Andromeda'nın başının belaya girmesi aslında annesinin kibir ve egosu olmuştur. Cassiopeia (Kraliçe tk yıldızı), kızının su perilerinden bile güzel olduğunu söyleyerek Neptün'ü kızdırmış. Andromeda'nın kocası, cesur Perseus ise karısını mertlik göstererek zincirlerden kurtarmış. Bu hikaye Andromeda'nın kuvvetli, mert ve başarılı bir eşe sahip olduğunun ifadesidir; yardımlaşmayı anlatır. Ayrıca bu süreçte özellikle ebeveynlerin, çocuklarına fazla yüklenmemesi önem kazanmakta. Planlamadan hızlıca yaşanacaklar artacaktır; ama endişeler kafa yorabilir. Andromeda efsanesindeki gibi geçmişin birikimleri gündeme gelebilir. Geçmişten dersler çıkarmak ve zorlukların tekrarlanmasına izin vermemek gerek. Koç, bir kahramandır. Aileye ve milli kavramlara saygı şarttır. bu şekilde aynı hataları yapmadan, zincirlere vurulmaktan kurtulabiliriz. Andromeda sert kayalara zincirlenmiş; nesiller boyu süregelen hataları düzeltmek, silmek adına uygun bir süreç olabilir. Ay ve Jüpiter üçgeni, bana bunu anlatıyor.

Andromeda, genel olarak düşünce, erdem, onur verir ancak cesaretin kolay kırılmasına işaret eder. Eş / partner uzlaşması verir. Edebiyat, güzel sanatlar ve mükafatların yanı sıra yalan / iftira içeren özellikleri var. Kapı açmak ile ilgili ve zenginliği anlatabiliyor. Büyüklere, otorite figürlerine saygı gerektirir, ayrıca resmi ve otorite olarak birini tanımak, kabul etmek ile alakalıdır. Andromeda gergin ilişkilere denge getirebilir ki amansız bir şekilde bir şeylere bizleri zorlayacak görünmekte. Ayaklarımızdan bağlı olduğumuz görünmez zincirleri koparmak adına bir çoğumuz mücadele vererek büyük fırsatlar hayatlarında yaratabilir. Korku, endişe, karamsarlık bu sırada bizlere engel yaratacaktır ki özgüven ve cesaret gerektiren bir sürece giriş yapıyoruz. 

Ay, Koç burcunun 3. dekanında pek rahat değil; zayıf ve genellikle duygusal olan Ay burada rahatsız, savunmasız. Venüs / Jüpiter bu alanın havasını nemlendiriyor. Doğru yönlendirme ile bazı sabit yıldız problemlerine rağmen halen fırsatlar oluşabileceğine inanıyorum. Ay bu bölgeden başarı ile çıkabilir, karanlık bir tünelden geçiyormuş gibi bazen bir hayal, bir ideal fırsat oluşturabilir. Tutkuları açığa çıkaracak çok yaratıcı bir niyetinizin olması bu anlamda önemli. Koç 3. dekan kişisel bir dönüşüm için macera dolu bir arayış yaratacak görünüyor. Evet yol taşlar ve dikenler içerebilir ancak bu kendimizle savaşımız. Sanki yaşam biraz yüksek dozda drama potansiyeli taşıyor. Bunu ayrıca Dolunay derecesinin Antiscia yani yansıdığı 9 derece Başak burcundaki Alioth sabit yıldızında da görmekteyiz ki yıkıcı bir enerjiyi tarif eder, aksilikleri anlatabilir. Pluto ise 20 derece Oğlak burcunda duruşu ile 9 derece Yay yani Antares'e yansımakta; bu ilişki savaşları anlatır ki bir kaç aydır Antares etkisi aktif hem dünyevi hem de kişisel yaşamlarımızda. İyi idare, koordine edilmesi gereken, bilge / dikkatli bir komutan edasını talep eden etkilerdir bunlar. Biraz daha devam edersek Jüpiter Antiscia derecesi 9 derece Başak ve Facies yıldızı ile birlikte; körlüğe, ölümlere, savaşa milliyetçiliğe işaret eder, askeri stratejilerle ilgili diktatör özellikleri vardır. Chiron ise 27 Başak burcuna yansıtmakta ki bu Venüs'ün en zayıf olduğu derecedir. Demek istediğim sürecin iyi kontrol edilmesi, duygusal bağımlılıklarla kararlar verilmemesi önem arz etmekte. İnatlaşmak, uzlaşmacı olmamak zaman ve statü kaybettirebilir; bir anda bir çok şeyden vazgeçmek, pire için yorgan yakmak bazılarımızı zorlayacaktır. Her zaman bir B planımız olmalı ve bu hızlı gelişmelere hazırlıklı davranmalıyız; öncü grubun yoğunluğu zamanın hızlanacağının da göstergesi. 



Zerrin Zindancıoğlu
ASA, MAPAI, Member of OPA, ISAR Cap



Kaynaklar; 
- Numerology of Astrology / Degrees of Sun - Lynn Buess
- Fixed Stars - B.Brady
- The Living Stars - Dr. Eric Morse
- Zodiac Decan Handbook / Darkstar Astrology
- Vedik Astroloji - Şebnem Ekşib
- Takımyıldızların Mitolojil Öyküleri / Yasemin Örs