Ey AY yüzlü güzel, MAH-peyker, Ey BEDRettin !
AY’ın etkilemediği canlı yoktur.
Sadece etkilendiğinin farkında olanlar ve olmayanlar vardır.
Biz yeryüzü canlıları muhteşem bir ritmin içinde yaşıyoruz, kozmosun ritminin.
Aslında onunla beraber doğru salınmayı bir öğrenebilsek, mesut-mutlu yaşayacağız ama… işte bu hiç kolay değil.
İhtiyacımız olan her şey doğada var. Ortak olmamız gereken ritim kendisini emrimize sunmuş aslında. Çözmemiz, anlamamız zaman alıyor, bu zaman, bir çağdan diğerine dahi sıçrayabiliyor.
Bütün gezegenlerin, bedenimiz üzerinde olumlu/olumsuz etkileri mevcut. Kan akışımız, hormonlarımız, nefesimiz, cildimiz, saçlarımız, kemiklerimiz, tırnaklarımız … hepsi kozmos sisteminin etkisi altında.
Dibe vurduğumuz bir gün, gözmümüzde büyüttüğümüz ve bizi ağlamaklı bir sinir krizine götürmüş küçük bir problemin, gökyüzündeki güneş patlamaları ile çok yakın ilgisi var.
Ama biz o kadar uzağa gitmeyelim. En yakınımızdaki AY ile ilgilenelim. Hatta birkaç gün önce başımızdan gelmiş geçmiş olan dolunay ile ilgili konuşalım. Çarpan, acıtan, silkeleyen ve sonunda koparıp atan DOLUNAY !
AY şişer, bir davul gibi olur, kocaman göbekli kilo almış muzur bir dedeye dönüşür. O böyle şişerken bize de kilo aldırır, vücudumuzdaki sıvı dengesi bozulur, ödem oluşur, ayakkabılar dar gelir, fermuarlar kapanmaz, patlamak üzere olan şişkin bir davulun gerginliğine sahip oluruz, hatta patlarız… gel-gitler, sinirli davranışlar, hormonal değişiklikler…
Vay romantizmin olmazsa olmazı, büyülü denizlerin, sırların gözlemcisi, masal anlatıcı, ne oldu sana?
Şimdi sizlere, dolunay zamanlarında , yüzümüzde oluşan ödeme karşı kullanılmak üzere bir maske tarifi vermek istiyorum. Yüzümüz dedim ama isterseniz, elleriniz, ayaklarınız, diz kapaklarınız ve dirsekleriniz içinde kullanabilirsiniz. Ama asla karın, göğüs ve kalp bölgesine kullanmayın.
Bu formülde dolunaya çok benzeyen bir bitkiyi kullanacağız, Beyaz Lahana.
DOLUNAY MASKESİ
1 adet beyaz lahana yaprağı
Üzerini kaplayacak kadar su
Uygulanışı: Suyu kaynatıp yaprağı içine atıyoruz. Yumuşayıncaya kadar haşlıyoruz, çok yumuşak olmamalı. Yaprağı sudan çıkarıp suyunu süzüyoruz, ya da bir kâğıt havlu ile suyu alıyoruz. Yaprak sıcaklığını kaybetmeden ( cildin dayanabileceği bir sıcaklık olmalı) bıçakla, iki göz, bir burun ve bir ağız yeri keserek, kâğıt maskelere benzer bir maske yapıyoruz. Soğuyana kadar yüzümüzde kalabilir, benim önerdiğim süre yarım saat. Maske yüzümüzde iken, kanepeye uzanıp rahatlatıcı bir müzik dinlemenizi öneririm.
Evet, çok haklısınız, lahana kötü kokuyor, cildinizin gözeneklerinin sıkılaştığını, toksinlerin atıldığını, yüzünüzdeki sizi ay yüzlü yapan ödemin azaldığını düşünürseniz belki bu kokuya katlanabilirsiniz.
Şifalar Olsun
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder