25 Haziran 2025, saat 13:30'da Yengeç burcunun 4. derecesinde Ay ve Güneş kavuşumu yaşanacak; Ay'ın kendi evinde son derece rahat hissettiği bir bölge. Duygusal bir his anaforu gibi kendini hissettirebilir, ancak görmezden gelirsek, yoğunluk da artacaktır. Bu tarz bir duyguyla karşılaştığımızda kaçmak yerine, ona yer açmak ve üzerinde yoğunlaşmak gerekebilir. Benzersiz bir yuva ve güvenlik frekansına bizi götürecek Yeniay gerçek doğamızı, aynı bir ev hali gibi, ruhumuzu, özümüzü hatırlatabilir. Koşullar ne olursa olsun her zaman aynı kalan özümüz gibi. Davranışlarımız, çevremizdekilerin etkileşimi ile etki alabilir ve dalgalanan duygular yaratabilir. Duygular gelip geçse de, bazıları uzun süre bizimle kalır. Hatta belirli olanlara tam bir bağlılık sergileriz ve onlarsız kim olacağımızı bilemeyiz. Duygular gerçekte olduğumuz kişi değildir. Onlar ziyaretçiler gibidir. Hoş karşılanma sınırını aşsalar da gerçek benliğimiz değildirler. İşte Yeniay bu duygularla baş başa kalma zamanına işaret ediyor; Yeniay bilincin yüzeyine çıkarabileceği bir çok duyguyu hissetmek zor da olsa, uygulama açısından bir çok fayda sağlayabilir. Duygulara kendimizi açtığımızda sezgilerimize de kendimizi açtığımızı görebiliriz. Yengeç bize sezgilerin önemli rehberliğini hatırlatır. Evrenin sonsuz bilgeliğine bağlanır, geçmişi, bugünü ve geleceği görebiliriz. Son derece saftır ve korkudan şüpheden, yargılamadan da uzaktır. Sezgiler fazla düşünerek zaman kaybetmez ve tam dikkatimizi veremediğimizde cevapları kaçırdığımız kadar hızlı önümüze getirebilir. Cevabı bilmenin gerçekten bu kadar kolay olabileceğine inanamadığımız için sezgilerimize de aslında güvenmeyiz. Yeniay bize duygularla sohbete girmeye istekli olduğumuzda aradığımız cevapların deneyimlenmesinin kolay olacağını vaat ediyor. Ayrıca niyet ettiklerimizi gerçekleştirmeye başladığımızda bazen rahatsız hissedebileceğimizi belirtmek önemli. Bir sonraki aşamaya geçmek, korku, güvensizlik hatta sahtekarlığa dahi yol açabilir. Gelecek tezahür etmeye başladığından, kendimize odaklanırsak, bolca dinlenmeye, sinir sistemini dengelemeye ve anlayışa şefkate izin verdiğimizden emin olalım. Bedenimizin, enerjimizin ve zihnimizin desteklenmesine yardım edelim, böylece eski kalıplara geri dönmez ve kendimizi sabote etmeyiz. Jüpiter yeniay ile birlikte olduğundan niyetlerin arkasında büyük bir güç olacağını bilmek önemli; gezegen dokunduğu her şeyi güçlendirir, iyimserlik, büyüme duygusu ekler. Bu kavuşum büyük hayaller kurdurabilir. Beslenme ve destek alma kapasitemizi nasıl genişletebiliriz kafa yordurabilir. Asgari düzeyden daha fazlasını hak ettiğimizi hatırlatır.
Yeniay ayrıca modern astrolojiye göre Pluto ve Mars orta noktası ile birlikte Venüs'ü tetiklemekte, dolayısı ile altın uçurtma formunu da oluşturmakta. Mars dürtüleri, nasıl harekete geçtiğimizi temsil ederken, Başak sistem oluşturmamıza ve detaylara dikkat etmemizi öğütlemekte. Niyetlerimiz sadece hayaller değil demek ki; onlara bağlı somut adımlar oluşabilir. Niyetlere odaklanma, kesinlik ve onları gerçekten uygulama dürtüsü oluşacaktır. Hayatımızda daha fazla güvenlik yaratmak için hedefe odaklı eylemler uygulanmalı. Satürn ve Neptün karesi tabii unutulmamalı, ihtiyaçlarımız konusunda kendimizi kandırdığımız veya net olmadan duygusal durumlara acele ettiğimiz detaylar göz önünde mutlaka bulundurulmalı. Neptün görüşü bulandırabilir ve Koç da bizi daha dürtüsel hale sokabilir. Yüzeyin altında gerçekten neyin önemli olduğunu kontrol edelim. Bu durum dış beklentilerden geliyor ise yani gerçek benlikle ilgili değilse illüzyon yaratmaya gerek olmayacaktır. Satürn duygusal gelişimi destekleyen ya da sınırlayan yapılara dair farkındalık yaratacaktır. Sınırlar, sorumluluklar ve uzun vadeli taahhütler malum Satürn ile ilgili. Demek ki duygusal güvenliğin disiplin ve bağlılık gerektirdiğini göreceğiz. Hızlı çözümler kalıcı bir değişim yaratmaz. Hangi sınırları belirlemeniz gerekiyor, kendinize hangi sözleri vereceksiniz? Satürn kalıcı bir gücün oluşmasını bu şekilde sağlayabilir. Neptün ve Satürn birbirine zıt enerjileri anlatsalar rüyayı gerçeğe dönüştürmek, yapılara vizyon aşılamak adına güçlü bir fırsat yaratabilir. Genel olarak Satürn - Neptün kavuşumları kaotik atmosferler, belirsizliğin kargaşalarını ifade eder. Hatta Kaos asteroidi tam olarak Yeniay derecesi ile kavuşumda. Demek ki Yeniay bağlılık gerektiriyor. Hele ki Pluto da oyun dahilinde ise bunun kesinlikle bir dönüşüm içerebileceğinin farkında olmak önemli. Beklentilerimiz malum Jüpiter ile büyük olacaktır. İyimserlik ve pratiklik, büyük hayaller kurma ve ayakları yere basmak arasında bir denge bulmamız gerektiğini de söylemeliyiz. Jüpiter hayatla olan savaşımızı da büyütecek demek yanlış olmaz; şu aralar dünya üzerinde yaşanan gerçek savaş etkilerini rahatlıkla hesaba katabiliriz. Hatta Jüpiter'in ekonomi sembolü olarak düşünürsek rahatlıkla karışacak ekonomi de diyebiliriz. Demek oluyor ki liderlerin yanlış, riskli, dürtüsel kararları önemli kaos içeren durumlar yaşanabilir. Venüs de oyun dahilinde olduğundan sanki bir yetenek yarışmasında gibiler. Yengeç ayrıca denizleri, suları, okyanusları da ifade eder, tabii boğazları ve deniz taşımacılığını. Bu açıdan agresyonu, patlamaları, savaşı, saldırıları da düşünmeliyiz. Mars ve Pluto orta noktası sebebiyle hızlı radikal tehlikeli kararların sonuçları Jüpiter'in de etkisi ile çok daha büyük olabilir. Savaşın denizlere taşınması, hangi ülkelerin savaşa dahil olacağı Yeniay etkisi ile daha da kendini gösterebilir.
Gündönümü'nün hemen ardından yaşanacak Yeniay en uzun günü ve en kısa geceyi de beraberinde getiriyor. Yılın en uzun günü, dışarıya doğu parlamaya ve fikirlerimizi, vizyonlarımızı dünyaya yansıtmaya teşvik edici. Gündönümü ayrıca yılın yarısını geride bıraktığımızın da habercisi; demek ki yılın geri kalanını nasıl geçirmek istediğimize dair niyetler belirlenebilir. Daha fazla barış, daha fazla anlayış, güvenlik, sevgi daha fazla minnettarlık ve hayatımızda bundan sonra aradığımız her şeyden daha fazlası için niyetler dilenebilir. Kişisel yaşamlarımızda istediğiniz yöne doğru ilerlemek adına asla geç değil. Gündönümü zamanlarında eski kültürlerde hep ritüeller düzenlenmiş, siz de doğanın enerjisini hissederek niyetler de bulunabilirsiniz. Satürn, Jüpiter ve Neptün, Pluto gibi önemli gezegenlerin güçlü enerjilerinden yararlanabilirsiniz. Gündönümü etkisi ile bu gezegenlerin etkileri çok daha güçlü çalışacaktır. Yengeç burcu sadece hassas, ruh hali değişken ve yengeç gibi kabuğunun içinde olmak isteyen özellikler barındırmaz. Ardındaki hikaye şaşırtıcıdır. Yenge. diğer okyanus canlılarının koruyucusuydu ve etrafındakilere göz kulak olmak için sert kabuğunu ve korkusuz, şefkatli doğasını kullanırdı. Bir deniz yaratığını korurken ezilerek öldüğü anlatılır mitolojik hikayelerde. Yengeç'in cesareti ve sadakati yüzünden, ezilmiş parçaları gökyüzüne dağıtıldı ve Yengeç takımyıldızının bir çok parlayan yıldızı oluşarak onu ölümsüzleştirdi. Korkusuz doğası, sevdiklerimiz için bizi ayağa kaldırabilir ve kalbimizde aynı cesareti, gücü bulmamıza yardım eder. Denizdeki en büyük, en tehlikeli canlı değildir. Koruyucu kelimesini duyduğumuzda aklımıza gelen bir hayvan da değildir. Ama Yengeç tüm bu anlamları bünyesinde toplar. Hayatınızda gelişen bir şeyle başa çıkamayacak kadar küçük, değersiz ya da yetersiz hissediyorsanız bu bilgiler aklınızda bulunsun. Yengeç Yeniayı korkularınızdan ve güvensizliklerinizden kurtulmanız ve kalbinizin gücü ile temasa geçmeniz için doğru bir zaman olacaktır. Yengeç gücünü ve vahşiliğini fiziksel bedeninden ya da bilgisinden değil, kalbinden alır. Kalp genişledikçe, bizi çevreleyen sevgi ile bağlantı kurdukça, biz de cesaretimizi, şefkatimizi ve gücümüzü hatırlarız, bu sayede kendimiz, sevdiklerimiz ve arzularımız için ayağa kalkarız. Sevdiğiniz ve sizin için önemli olan her şeyi kabul edin, şükran duyun, önemsediğiniz şeyleri koruyun, kendinizi her parçanızla sevin, şefkat ve minnettarlıkla bağlantıda olun, başkaları için bir şeyler yapın, ailenizle vakit geçirin, yaşam alanınızda konfor yaratın, yaşadığınız ortamda güvenlik duygusu oluşturun, neler olup bittiğine bakmaksınız kendinizi evinizde hissedin, duygularınıza saygı gösterin, hislere kapınızı açın, yavaşlayın ve niyetler yolunda hareket edin. Niyet belirlerken nerede kendinizi sınırladığınızı fark edin. Bu sınırlamalar eski bir kabuk gibidir, ilk başta sizi koruyacaktır ama sonunda ruhun gerçek arzuları ile örtüşen niyetler belirlemeye özen gösterin.
Yeniay İkizler tk yıldızında netleşecek; Pollux'un ayaklarında bulunan Tejat Propus sabit yıldızı ile hizalanmakta. İkizler tk yıldızının ayaklarındaki yıldızlar Merkür etkisi barındırır. Kadim astrologlar bu tk yıldızını eller, kollar ve omuzlar üzerinde koruyucu olarak benimsemiş. Yoğun bağlılık, deha, geniş zihin, iyilik ve cömertlik anlamına geldiği vurgulandı. Tejat Propus ise Merkür ve Venüs doğasında, keskin bir zihin, başarı, yüzeysel bir doğa, rahatlık ve lüks sevgisi veriyor. İkizler tk yıldıza ile birlikte 2 başın 1 kafadan daha iyi olması burada ifade edilmiş. Astroloji ile ilgili olduğu bilinir. Ancak psikolojik olarak paranoya da yaratabiliyor, bir komplo planını da anlatabiliyor. Dolayısı ile kişiye sinir krizi yaratabilir. Dikkat, bilinçsiz korkulara kaydığında bu yaşanabilir. Propus ayrıca midenin üst kısmını yönetir, bu aralar bu hassaslık oluşabilir. Jüpiter etkisi ile abartılan her duygu sorun yaratabilir, dikkatli olmakta yarar var. Ay ile kavuşan yıldız hükümet ve politik meselelerde yüksek tercihler, açıklamalar yaratabilir. Bunlar ani gelişebilir hatta bu fikirlerde, söylemlerde manipülatif olabilirler, der kayıtlar.
Yengeç burcunun 1. dekanı Venüs ve Ay yönetiminde, son derece inatçıdır ve söz sahibi olmak ister. Susturulduğunda daha azgın hale dönüşecek bir bölge. Hatta 1. dekan tartışmaları bile bu yolla kazanabilir. Aileye bağlılık, azim, kavrayış gibi Yengeç özellikleri daha da güçlenebilir. Hedef peşinde koşarken acımasız ve şiddet eğilimli olsa da sahibini bir bebek gibi dinleyen köpekleri (Canis Majör / Köpek tk yıldızı) düşünün. Dış dünyaya vahşi evcilleştirilemez gibi görünen içinde sadık ve eğlenceli olan. Burada Yengeç özverisi devreye girer; çok yakın aile üyeleri işte bu özveriden yararlanabilir. Ama yabancılar için vahşilik söz konusu olabilir. Ödün vermeyen aktivistler, cesur, korkusuz ve bazen havlayan deliler olarak karşımıza çıkar bu dekan. Bir ideali korumak, büyütmek amacı vardır özlerinde. Gerçekten besleyici güçlü bir enerji bir orduyu doyuracak kadar mevcut. İdeal olarak Ay, verme potansiyelini asla aşmamalı, aksi halde bu fazladan kilometre ile kendini tüketmek kişiyi zorlayabilir. Bu durum olumsuz olarak bir nevi şehit psikolojisine yol açabilir. Diğer yandan Yengeç 1. dekan özellikle şifalı, sağlıklı her türlü terapi için çok çok uygun; beslenme, masaj, evinize bahçenize bakım vs. Yengeç 1. dekan uzlaşmacıdır. Bu bölge sevdiklerine kral ve kralice gibi davranır. Kendinizi şımartacak şeyler yapmak ve ev ikramları için de son derece uygun. İlişkilerle yakından ilişkili bir alandır. Derin duygusal, samimi ve sevgi dolu ilişki ihtiyacı yükselebilir. Bulamadığında Canis Majör özellikleri yani kudurması söz konusu olabilir. Kıskançlıklar, aşırı sahiplenme söz konusu olabilir. İş ve ticaret alanında da Yengeç 1. dekanın aynı tarzı geçerlidir. Yengeç pençesinin kilidi gibi bir projeye, bir olaya, bir kişiye kilitlenmeye işaret eder. Ancak 1. dekan etkisi ile dostluklarda ve ilişkilerde daha fazla anlayış ve kabullenme, iç huzuru ve gerçek sevgiyi kolaylaştıracaktır. Bazen bu yolda rekabete girebilir bu dekan. İlham verici bir rekabet içinde hatta rakiplerine hayranlık duyma söz konusu olabilir. Bu dekan kimseye ihtiyaç duymadığını ve Yengeç zırhı kadar dayanıklı olduğunu ifade etmeye çalışır. Ama o zırhı aşarsanız içeride çok duygusal, anaç, çok evcil ve yumuşak bir öz ile karşılaşırsınız. Bir kurt köpeğinin fino haliyle işte orada karşılaşırsınız. 1. dekan güçlü, etkili sözlerle ilgilidir ve bazen manipülatif bazen de entrikacı bir hal alabilir. Özellikle Güneş 1. dekanda dünyayı ışığı ile besler ve bu konuda cömerttir. Dolayısı ile bu dekan yeşeren umut ışığı gibi de görülebilir. Hayatın bereketini ifade eder. Bazen hayatlarımızda sarsıcı ve rahat günlere son veren travmatik olaylar meydana gelir. Aniden dünyadaki insanlar aslında acımasız bir kış mevsimindelermiş gerçeğini kabul etmek zorunda kalabilirler. Böyle zamanlarda Güneş, bu dekanda bir kurtarıcı moduna girmeye ve daha az şanslı olanlardaki potansiyelleri uyandırmaya yatkın olur. Güneş'in enerjisi Yengeç 1. dekanın besleme potansiyelini sınıra kadar yükseltebilir ve eylemci enerji burada çok güçlü kendini gösterebilir. İşte bu aşamada kuduz bir köpeğe dönüşmek yerine, amaca sahip çıkmaya, aldatıcı haberlere kanmamaya ihtiyaç doğabilir. Koruma, bağ kurma ve duvar örme arasında gelgitler yaşayabiliriz. Nereye ait olma ile ilgili kafamız, kime güveneceğimiz ile ilgili karmaşa yaşanabilir. Bir takım duygusal ve ailevi meseleler ile birlikte kadersel dönüşümler yaşanabilir. Kafamızı bunlar yorarken tabii para ve finans da ön plana çıkmak adına bizi yorabilir. Acil harekete geçmemizi ya da sakinliği öğütleyenler arasında dahi kalabiliriz. Başak burcundaki Mars ise mücadelenin daha elle tutulur, görünür olmasını sağlayacak, bu durum savaşın da resmiyet kazanmasına yol açacaktır. Politik açıdan ekonomik açıkların büyümesi, üretimin, yatırımın düşmesi insanları daha da zorlayacaktır.
Vedik Astrolojiye göre Yeniay Aridra nakşatranın 1. padasında netleşecek; Rahu ve Jüpiter etkili bir bölge. Kontrol edilmesi zor bir enerjiyi anlatan nakşatra kör cesaret anlamında. Aridra empatide zorlanır ve tahribat yaratabilir. Karmaşık ruh halleri kaosa yol açabilir ve kişiyi dönüşüme hazırlayan bir gökyüzü bölgesidir. Amacı için her şeyi yıkabilir. Yakınlarına bağlı olsa da kaostan, fırtınadan geçen bir bölgeyi tarif eder. Bu etki altında işten çıkarılma haberleri artacaktır. Mücadeleci yanı zorluklarla başa çıkmasında yardım eder, sınırlara çekilmesine neden olur. Bu bize fedakarlığın anlamını ve hayatımızdaki dönüşüm ihtiyacını hatırlatacak. Ancak aynı zamanda Jüpiter'in Aridra'daki yanması ile zaman zaman kararlarımızın bulanıklaşabileceğinin ve bu dönemde herhangi bir düşüncesiz karardan kaçınmamızın da gerekli olduğunu ifade etmekte. Kayıp, yalnızlık ve içsel fırtına ile sorgulama anlamına gelen bir nakşatra. Bizler de bunu küresel ve bireysel anlamda yaşıyoruz, ülkemizin de yükseleni Aridra. Yöneticisi Rahu da Purva Bhadrapada'da olmasından dolayı kitlesel büyük güçlerin sanki bir fırtınaya kapılmış hallerine şahit oluyoruz.
Aridra, bir kişinin öne çıkmasını sağlayan özel bir isim, meslek veya yetenek yoluyla kimlik arayışıyla bağlantılı bir nakshatradır. Özgünlük uğruna toplumsal normlarla savaşabilir. Güneş, Ay veya Yükselen'i Aridra'da olanlar genellikle bununla mücadele eder. Kendilerini tanımlayan tek gerçeği ararlar, oysa aslında tek bir özel şeyi yapmak için yaratılmamışlar. Bunun yerine, birden fazla yetenekleri ve ilgi alanları var. Çeşitli ilgi alanlarını takip etmek onların doğuştan gelen özellikleridir, bu yüzden tek bir çağrının peşinden gitmek onları sadece hayal kırıklığına uğratır ve sıkar. Aridra'nın shaktisi çaba gösterme gücüdür. Bu dönem, çaba göstererek çok şey başarmak için iyidir, ancak sıkı çalışmanın anahtarı, yorulduğunuz noktayı geçtikten sonra her şeyi zorlamamakta yatar. Sır, iki veya üç projeye sahip olmaktır. Yorulmaya başlayana kadar bunlardan biri üzerinde çalışın ve ikinciye geçin. Her proje üzerinde sırayla çalışın ve daha sonra onlara geri dönün. Yeni bir projeye geçmenin size yeni bir enerji verdiğini görebilirsiniz. Tüm projelerinizi geri dönüştürerek, tükenmeden onları besleyebilirsiniz. Ve bu işe yaramazsa, Rudra aynı zamanda Uluyan anlamına gelir. Bu yüzden sıkılırsanız veya hayal kırıklığına uğrarsanız her zaman Ay'a ulumayı deneyebilirsiniz! Ancak içinde bulunduğumuz zaman diliminde dünya üzerindeki liderlerin ulumalarına da şahit olacağız demek ki. Özetlemem gerekirse: yoğun bir enerji hayatlarımıza etki verip, geçmişi düşünmemize ve temellerimizi daha iyi anlamamıza yardım edecek, böylece hedeflerimize doğru ilerleyebiliriz. Duygusal merkezimiz ve sezgilerimiz de bu ay döngüsü tarafından uyarılacak, bu yüzden kalbinizin ve ruhunuzun size ne söylediğine dikkat edin. Ayaklarımızın altında istikrar olmadan yıldızlara ulaşamayacağımızı asla unutmayın.
Zerrin Zindancıoğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder