7 Haziran 2013 Cuma
Affetmek, Kimin İçin? - Astrolozi
"İhtiyacı olan tek şey affedicilikti ama affediciliğin gerçek anlamı kendini affetmektir. Affedicilik, düşüncelerinizi ilahi uyum yasasıyla paralel hale getirerek, onları özgür bırakmaktır. Kendini yargılamak cehennem (kölelik ve sınırlama), affedicilik ise cennet (uyum ve huzur) kabul edilir. Bu yazıyı, takipçilerimden Zonguldak, Ereğli'de yaşayan B. Y. için yazmak istedim. Onun hayatında affedemediği, görmek bile istemediği insanlar var. İkna etmeye çalıştığım zamanlarda ise, bana yarımağız affederim ama unutmam diyor. Bu tip tecrübeler hepimizin hayatında değişik versiyonlarda var, bu genel bir problem. Bakalım kin ve düşmanlık bize ne kötülükler yapıyor?
Eğer içinizde hayatın akışına karşı direnç oluşturursanız, bu tıkanıklık bilinçaltınızı karıştaracak ve her türlü olumsuz durumun ortaya çıkmasına neden olur. Dünyadaki mutsuz ve kaotik koşullardan biz sorumluyuz. Bütün bu koşullar, kendi türümüzün olumsuz ve yıkıcı düşünceleri nedeniyle ortaya çıktı. Bu nedenle sıkıntılarınız ve hastalıklarınız için kabahati sakın bir başka yerde aramayın, bu ciddi bir hatadır.
Birçok kişi, insanlığın günahları, hastalıkları ve acıları için sitem ederek hayatın akışına karşı zihinsel direnç oluşturuyor. Bazıları acıları, ağrıları, sevdiklerinin kaybı, kişisel trajedileri ve kazaları yüzüden suçu Tanrı'ya yükler. Ona öfke duyarlar ve onu üzüntülerinin sorumlusu olarak görürler.
İnsanlar böyle olumsuz fikirlere sahip oldukça bilinçaltlarından otomatikman olumsuz tepkiler alırlar. Onlar aslında kendilerini cezalandırdıklarını anlayamamaktadırlar. Gerçeği görmeleri için, kendileri dışındaki herhangi bir kişiye ya da güce karşı suçlamalarından, öfkelerinden ve kinlerinden vazgeçmeleri gerekir. Aksi halde sağlıklı, mutlu ve yaratıcı bir hayatı sürdüremezler.
Hayatın sınırsız bir affediciliği vardır. Parmağınızı kestiğinizde sizi affeder. İçinizdeki bilinçaltı zeka, kesilen parmağı onarmak için hemen devreye girer. Yeni hücreler kesiğin üzerinde köprüler oluşturur. Eğer zararlı bir organizmadan enfeksiyon kaparsanız, hayat sizi affeder ve hemen istilacının çevresini kuşatıp onu yok eder. Elinizi yakarsınız, hayat prensibi ödemi ve acıyı azaltır. Size yeni bir cilt, doku ve hücreler sunar.
Hayat size kin duymaz. Sizi her zaman affeder. Eğer doğayla uyum içinde düşünerek onunla işbirliği yaparsanız, sağlığı, canlılığı, uyumu ve huzuru size geri getirir. Olumsuzluklar, acı veren anılar, acımasızlık ve kötülük, hayat prensibinin içinizde serbestçe akmasına engel olur.
İşte bu döngüyü bozmamak için, doğayla uyum içinde evrendeki tüm bize sunulan güzellikleri uzanıp tutabilmek için, sadece kendimiz için, onaylamasak, doğru bulmasak da affedici, bağışlayıcı olmalıyız, aynı hayat gibi.."
Kaynak: Joseph Murphy/Bilinçaltının Gücü kitabından alıntı
Twitter: @Astrolozi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder