17 Temmuz 2016 Pazar

Oğlak Dolunayı (20 Temmuz 2016) - Astrolozi


20 Temmuz 2016 saat 01:56'da 27 derece Oğlak burcunda Dolunay yani Ay ve Güneş karşıtlığı netlik kazanacak; ev / iş, kadın / erkek, hayaller / gerçekler, duygu / zihin gibi zıt kutupların daha netleşerek görünür olmasına yarayacak bir süreç denebilir. Birbirine kafa tutuan bu enerjilerin oluşması ise tabii sarsıntıları da beraberinde getirecektir. Oğlak burcundaki bu Dolunay, Saadüzzabih durağı sınırları içinde; kadim astrologlar bu dereceler için olumsuz etkiler yaydığına işaret etmişler. Mutsuzluk, başarısızlık ve dulluk verir demişler; asker eşin kaybı yani eş ölümü getiren bir dereceymiş; yaşamda ilerleme yerine yaşam vasat ve zorluk içinde sürebilirmiş. 27 derece Oğlak, Mars terim yöneticiliğine sahip bir bölgede; Mars'ın da Akrep'te ilerlediğini ve de Dolunay derecesine sextil bir açı yaptığını düşünürsek, bazı olayların gerçekten mücadele, cesaret ve kararlılık isteyeceğini söyleyebiliriz. Buaçı olumlu ya da olumsuz etkilerin ortaya çıkışını hızlandırabilir.

Haritanın başlangıç noktası malum Asc derecesidir; İstanbul için hazırladığım haritada ise Yükselen, 2 derece İkizler etkisinde. Bu derece Mirfak sabit yıldızı ile aynı boylamda. Jüpiter ve Satürn karakterinde olan bu yıldız, Perseus takımyıldızı üyesi ve kendi gücüyle gurur duyan erkek savaşçıyı anlatmakta. Meydan okuma, savaşma, mücadele etme arzusunu anlatıyor. Dolunay'ın bu dereceye açık ara üçgen açısı ise içsel, ruhsal barış ve sevgi duygusunun, zor başlayan işlerin ilerleyen süreçte düzelebileceğini belli etmekte. Genel olarak kadınlarla ilgili bazı olumsuzlukları da ifade edebildiğinden özellikle hamile olanlarınız varsa bu süreçte kendilerine ayrı bir özen göstermelerini tavsiye edebiliriz. Asc yöneticisi, Merkür ise Aslan burcunda ve 4. evde; önümüzdeki 15 günlük süreçte ev, aile, emlak, vatan gibi konuların çok daha fazla öne çıkabileceğini, ayrıca duygusal güven ihtiyacımızın yüksek olabileceği söylenebilir.  Hemen yanındaki Venüs, zaten huzurlu ve barışçıl ortamlara olan özlemimizi de fısıldıyor. Merkür derecesinde Giansar yıldızı dikkat çekiyor; Neptün / Satürn / Mars karakterinde. Cesaret, mertlik, yaratıcılık ve el sanatları ile ilgili işleri ifade ediyor. Dönekliğe işaret eden bu yıldız, zehirlenme ya da zehirlerle de ilgili. Dolunay sürecinde duygusal iniş çıkışlara bağlı olarak mide ve bağırsaklarımızda hassaslıklar görülebilir. Dolunay derecesinde bir sabit yıldız yok aslında ama biraz mesafeyi genişletirsek, Terebellum'u farkedebiliriz; Venüs / Satürn karakterinde. Güçlü otorite figürlerini manipule edebilecek etkilerde; önemli kişilerin başına gelebilecek tehlikelerle direkt bağlantılı; kendilerini korumanın zor olabileceği bir derecede denebilir.
Güneş'in ise Procyon bağlantısı dikkat çekici; zira Dolunay ile karşıt pozisyonda Merkür / Mars karakterinde önemli bir yıldız. Hızlı gelebilecek ama çabuk sönebilecek başarı potansiyelini ifade ediyor. Hızlı ve abartı ile hazırlıksız girişilecek işlerde başarısızlıkları beraberinde getirmekte. Kalitesi iş, başarı yerine iflas getirecektir. Kazanılan değerlerin hemen sağlama alınmasını tavsiye ediyor. Bunun yanında ise şiddetli eylemleri felaketleri ve şanssızlıkları fısıldıyor. Dolunay yöneticisi Satürn ise herkesin yazıp çizdiği gibi Antares yıldızına çok yakın; malum savaş çıkaracak bir yıldız; acımasızlık ve kıskançlık, intikam hisleri ile direkt bağlantılı. Hedeflerimizle yaşamın niteliği arasında denge tutturabilirsek yıkım ihtimali yok olabilir. Ancak aşırılığa kaçabilecek her duygu, hedef, düşünce ya da takıntılı olmak, ardından perişanlığa sebep olabilir, der kayıtlar. Dolunay derecesine Kuma yıldızı tam kavuşumda; Satürn ve Mars doğasında o da. Ejderhanın ağzını temsil ediyor mitolojik hikayelerde; hani ateş çıkan. Sözlerle, kelimelerle savaş çıkarabiliyor. Maddesel değerlerle ile de ilişkili olan bu derece, dedikodular ve gizli söylemlere de neden olabiliyor. Yediklerimize, içtiklerimize, zehirlenmelere dikkat edilmesi gereken bir dönemi ifade edebiliyor açıları ile birlikte.


Dolunay'ın en belirgin açısı Uranüs karesi ve Jüpiter üçgeni; bunların yanında da Chiron / Mars / Güneş Büyük Üçgeni Dolunay ile birlikte bir uçurtma açı kalıbına dönüşüyor. Ay'ın uçurtma apexinde yer alması nedeniyle bulunduğu burcun, evin konularında bizlere sorunsuz başarı da vaadettiği söylenebilir. Bu istikamette olaylar kendiliğinden gelişebilir; ancak Ay'ın Oğlak burcunda güçsüz oluşu iniş ve çıkış tehlikesini barındırmakta. 3. dekan Oğlak burcu titizlik ve analitik düşünce ile çalışkanlıkla yapılacak hazırlıkları ifade eder. Bu yönden baktığımızda da sabit yıldızların anlattığı gibi hızlı ve hazırlıksız girişilecek işlerde şanssızlıklar da büyüyerek gelebilir. Yüksek konumlardan düşüşlere neden olabilir. Sabırlı ve muhafazakar enerjileri olumlu kullanmaya özen gösterelim. Sert ve öngörülemez enerjiler barındıran Dolunay süreci bizi süpriz gelişmelerle kendimize getirecek gibi; bol uyarılar "cızz"lar var. "Ben bilirim" edalarının yanlış olduğunu halen anlamadıysak; üzülmeyin gökyüzü halledecek, yüzümüze bir şaplakla idrak edeceğiz. Duygusallıktan çok mantık talep eden günlerdeyiz. Dinç, yüksek eril bir enerji söz konusu; yüksek tempoyu beraberinde getirecek. Cesaretli ve asker gibi korkusuz, atak plmanın yanı sıra dikkatli ilerlemek gerek. Kararsızlık içeren hırçın tutumların tuzağına düşmek hiç zor değil. Kişisel yetenekleri, yaratıcı zekayı, tecrübeyi bir arada kullanmamız gereken bir dönem var önümüzde. Geçtiğimiz Yengeç Yeniayından beri kaygılarımız oldukça arttı; Dolunay ise bize cesaret ve macera ruhu katacak. Bu durumda bu kaygıları alt etmemiz için ise olgunluk ve tecrübeli olmak sayesinde mümkün. Eğlence ya da keyif yapmak, tatile gitmek bu aralar bize suçluluk duygusu yaratabilir. Stres altında çalışmaya daha müsait olacağız. Doğru dengeyi sağlayabilmek için iş ve eğlenceyi birarada kullanmamız gerekecek. Kişisel problemlerimizi alışılmışın dışında yaratıcılıkla ve kendimize özgü yöntemlerle ele almalıyız. Sosyal konular ise siyasi hareketlenmelerle gelişim kaydedecek. Internet, medya, teknoloji, kişilerle ilişkilerimiz ise kaygılarımızı, belirsizlikleri aşmamızda yardım edebilir. İletişimin oldukça akıcı ve hızlı ilerleyeceği etkiler altındayız.

İlişkilerimizde saygı sınırlarına dikkat etmemiz gerek bu günlerde. İşin içinde Uranüs'ün olması nedeniyle, bu yol nereye gider maalesef pek söylenemiyor. Bir sürecin ani ve beklenmedik bitişini anlatır görünümler var. Geçmiş dönemde, Haziran içinde başlanmış, ama bir türlü sonu gelmeyen bazı girişimler 15 gün içinde hızlanabilir; sağlam temellere oturmayan her türlü ilişki, mesleki konu bir anda yol ayrımları yaşanabilir. Kökten değişim gerektiren, gurur, bencillik, diğerlerine yabancılaşma, kendimize odaklanma, kontrol sağlayamama, disiplin dağıtıcı etkiler çalışacak. Çare bulamadığımız, ileri attığımız konularla karşılaşacağız. Tepkisel her türlü davranış ise kazalara, ayrılıklara neden olabilir. Yaşamın merkezine kendimizi oturttuğumuz için diğerlerine kulak vermekte zorlanacağız. Cevap vermek için değil, anlamak için dinlemeye özen gösterelim. Bazı elektronik, teknolojik aletler, araçlar bu süreçte arızalanabilir. Üzerimizdeki baskıya baş kaldırır gibi asi bir hava ile omuzlarımızdaki sorumluluklardan fazlaca sıkılabiliriz. Çevremizdekileri kontrol etmeye çalışmak, emir verir gibi davranmak, suçlayıcı hareketler, farklı görüşlere saygılı olmama tehlikeleri beraberinde getirecek. Farklı inançlara, düşünce biçimlerine, kültürler ve konumlara saygılı olmaya özen gösterelim. Mesleki alanlardaki ilişkilerde kutuplaşma sorun yaratabilir, dikkat. Haziran ayı içindeki bazı düşünceleriniz önümüzdeki günlerde değişebilir. Ailevi, milli her konuda oldukça hassas olduğumuz bir zaman. Tatsızlık içeren konuların ise maalesef uzun sürmesi muhtemel.


Uranyen pencereden bakarsak, ilk dikkatimi çeken Pluto / Mc orta noktasına Dolunay'ın denk gelmesi. Dolunay, Nemesis ile ilişkisinin ve Ay Düğümleri ile Venüs / Zeus orta nokatsını tetiklediğini görüyoruz. Statümüzü kormak için neler feda edeceğiz bakalım, kimleri suçlayacağız? Özgürlük diye inlerken, diğerlerinin haklarına ne derece saygılı olacağız. Alışkanlıklarımızı, bağımlılıklarımızı, bilinaltı inanış biçimlerimizi gönüllü olarak geride bırakabilecek miyiz? Yıkıcı değil, yapıcı olmaya özen gösterilmeli. Zorla değil, güzellikle geride bırakılmalı. Maneviyat / maddiyat, aile, dostluklar, ilişkiler, sağlık, ev / iş dengesi öne çıkacak konular. Zayıf olduğumuz yerlerden çalışacak enerjiler var. Suçlu aramaktan vaz geçmek gerek. Ben ve onlar ikilemine düştüğümüz anda bilin ki tuzağa ayağımızı kaptıracağız. Kimseye bugünlerde ah etmeye kalkmayın, tutabilir. Vee tabii size geri dönebilir. Kronos / Merkür ile kişilerin kararlarına saygı göstermek, müdahale etmemek önemli. Uranüs / Vertex ile kaderimizde rol oynayabilecek önemli tanışmalar yaşanabilir. Hades / Merkür ile kafa yapımızı değiştirmemiz gerekecek. Lilith'in retro oluşu, Uranüs ile ilişkisi içten pazarlıklı yüksek ihtiras tutku içeren konuları anlatıyor; ancak Hygia / Jüpiter bağlantısı ile savaşarak barışı zorla öğrenmemiz gerektiğin görüyoruz. Başımıza gelmeden anlamamız, idrak etmemiz pek mümkün değil, maalesef. Toplumsal olaylarla daha hümanist etkiler altında pek haşır neşir olmamız da tabii ki bu görünümler muhtemel. Mc / Apollon orta noktası ile ilişkide Klotho / Atropos karesi, Pandora Şans Noktası, Eros, Europa, Harmonia ilişkileri ile gerçekten önemli bir yol ayrımında olduğumuzu anlayabiliriz.  İlişkilerimizin muhasebesini yaparak yeni başlangıçlar yapılabilir. Pandora'nın krizleri de ifade etmesi ile afallayıcı gerçeklerle burun buruna gelebiliriz. Her zaman bir B planına ihtiyacımız var. İster ceza deyin, ister ödül; bu bakış açılarınıza bağlı, ancak Çınar ağacımız dediğimiz ilişkiler, şartlar, ortamlar sarsılabilir. Belki yaşamlarımızda biraz sadeleşmeye ihtiyacımız var; dingin ve net olmaya, kalabalıklara değil. İşte tam böyle bir sürecin başındayız.



Ülkemiz haritası ile Dolunay bağlantısını yorumlamak istersek; Dolunay'ın 8. ev giriş çizgimizde gerçekleştiğini görüyoruz. Bu ev önemli değişimleri anlatır; ekonomik problemleri ve ölümleri de ifade edebilir, kriz içeren olayları tesir eder. Dolunay tr Asc ise 12. ev sınırlarında Vulcanus ile kavuşumda; kontrol edilemeyen ve birden ortaya çıkarak büyüyen durumları anlatmakta. Dolunay natal Merkür ve Satürn ile kare açıda, tr Asc yön. Merkür, Venüs 2. ev sınırlarında, ekonomik zorluklardan, döviz dalgalanmalarından haber veriyor. Dolunay derecesinin yöneticisi Satürn 6. evde olduğu gibi Dolunay ile sextil yapan Mars, natal Jüpiter'imiz ile ilişkide. Natal Jüpiter malum Mc ve 6. evimizin yöneticisi. Yöneticilerle ilgili askeri hareketlenmeye direkt işaret etmekte. Satürn ve Neptün karesinin aktif olması ve Mc derecemizin neptün ve Gad ile tetiklenmesi, Dolunay derecesine kare yapan tr. Uranüs'ün 11. evimizde natal Merkür / Satürn'ümize karşı duruşu, gelişen olayların özellikle 11. evin temsil ettiği vekillerimizin yani TBMM ile ilgili sert gelişmelerin, uluslararası itibarımızı önemli bir şekilde zedelediği yönünde işaretler veriyor. Tr. Mc ile natal Güneş'imiz / Hidalgo, tr Pluto bağlantıları daha gizli bir çok irtibatın, bilinmeyenin ortaya dökülmesine ve aynı yukarıda anlatmaya çalıştığım gibi, statü oluşturmak adına nelerin feda edildiğini görebileceğimize nokta atışları yapıyor. Önemli değişim, dönüşüm içeren bir süreç başladı. Bir çok kişi bundan yara alabileceği gibi, sıkıntılı durumlarla yüzleşmeler yaşayabileceğiz. Suçlu aramak yerine her birimizin bu konularda üzerine düşeni yapmak zorunda olduğumuz bir dönem var önümüzde. Natal Mc üzerinde bulunan Klotho ve Atropos, Ay Düğümleri ile yönetim biçimizle ilgili olarak yeni bir sayfanın açıldığını ayrıca görebiliriz. Dolunay Asc'sinin Natal Ay ve Güneş orta noktamızı tetiklemesi, buranın da natal Mc derecesine açı yapması bu Dolunay'ın ülkemiz için çok önemli bir 15 günü temsil ettiğini anlayabiliriz; sanki bir çeşit bıçak sırtı günler. Haritada en önemli gezegen açısı olan Uranüs'ün natal Merkür, Atlantis ve Klypso ile ilişkisi, perde ardından dönen birçok gizliliğin aniden görünür olmasına da işaret edebilir.


Zerrin Zindancıoğlu, ASA, MAPAI


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder